Açıköğretim Ders Notları

Kamu Diplomasisi Ve Uluslararası Halkla İlişkiler Dersi 3. Ünite Özet

Açıköğretim ders notları öğrenciler tarafından ders çalışma esnasında hazırlanmakta olup diğer ders çalışacak öğrenciler için paylaşılmaktadır. Sizlerde hazırladığınız ders notlarını paylaşmak istiyorsanız bizlere iletebilirsiniz.

Açıköğretim derslerinden Kamu Diplomasisi Ve Uluslararası Halkla İlişkiler Dersi 3. Ünite Özet için hazırlanan  ders çalışma dokümanına (ders özeti / sorularla öğrenelim) aşağıdan erişebilirsiniz. AÖF Ders Notları ile sınavlara çok daha etkili bir şekilde çalışabilirsiniz. Sınavlarınızda başarılar dileriz.

Kamu Diplomasisi Araçları Ve Uygulama Alanları

Giriş

Erzen’e göre, yeterli derecede akademik, sosyo-kültürel birikim ve maddi güce sahip olmayan ülkeler, kamu diplomasisi konusunda başarıya ulaşamamaktadırlar. Kamu diplomasisi ile ilgili çalışmalar incelendiğinde, kamu diplomasisinin uygulama alanları ve araçları konusunda kesin bir ayrımın olmadığı görülmektedir.

Kamu Diplomasisi ile İlişkili Disiplinler

Kamu diplomasisi kuram ve uygulama açısından, birçok disiplinle ilişkilendirilmektedir. Gilboa’ya göre, uluslararası ilişkiler, iletişim çalışmaları, halkla ilişkiler ve pazarlama disiplinleri, kamu diplomasisine diğer disiplinlerden daha çok kuramsal ve deneysel katkıda bulunmaktadır.

Kamu diplomasisine katkıda bulunan başlıca disiplinler şöyle sıralanabilir:

  • İş yönetimi/pazarlama,
  • Medya etkileri,
  • Kamu görüşü,
  • Retorik,
  • Kültürel çalışmalar,
  • Bilgisayar bilimleri,
  • Teknoloji,
  • Psikoloji,
  • Sosyoloji,
  • Siyaset bilimi,
  • Uluslararası ilişkiler/diplomasi/strateji,
  • Tarih,
  • Halkla ilişkiler/markalama.

Siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler, kamu diplomasisinin ana damarını oluşturan disiplinlerdir.

Kamu diplomasisi, farklı disiplinlerin bakış açılarıyla bütünleştirilmesi gereken bir çok disiplinli çalışma alanı olarak tanımlanmaktadır. Bu disiplinlerle kamu diplomasisi arasında aktörleri ve uygulama yöntemleri açısından benzerlikler bulunduğu gibi belirgin farklılıkları da vardır.

Sancar’a göre, kamu diplomasisi aktörlerine bakarak şöyle bir sınıflandırma yapmak mümkündür:

  • Sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, kanaat önderleri ile medya ve haber ajansları halkla ilişkiler, propaganda ve ulus markalama konularına destek vermektedirler.
  • İç hedef kitle ve baskı grupları kamu diplomasisi kapsamında ülkenin halkla iliş- kiler ve propagandasını yapar; devlet üstü kuruluşlar ise iş birliği içinde oldukları ülkelerin gücüne güç katmak için propagandalarına destek vermektedir.
  • Özel sektör ve küresel işletmeler, kamu diplomasisinde ülke markasının yaratılmasına destek vermektedir.

Kamu Diplomasisi Araçları

Ülkeler, kamu diplomasisi faaliyetleriyle diğer ülkelerdeki halklara ulaşmak amacıyla çeşitli araçlardan yararlanmaktadır. Bu araçlar;

  • Gazete, radyo, televizyon ve sinema gibi kitle iletişim araçları,
  • İnternet ve sosyal ağlardan oluşan yeni medya ve
  • Uluslararası yayıncılık olarak sıralanabilir.

İletişim ve ilişki temeline dayanan kamu diplomasisinin en önemli araçları kuşkusuz kitle iletişim araçlarıdır. Kitle iletişim araçları ise;

  • Geleneksel ve
  • Yeni medya olarak sınıflandırılmaktadır.

Reklamlar, ünlü kullanımı ve ulusal markalar da kamu diplomasisi araçlarına verilebilecek diğer örneklerdir.

Geleneksel Medya

Olumlu bir imaj ve algı yaratıp yabancı kamuoyunun görüş ve tutumlarını etkilemek amacıyla, ülkeler kitle iletişim araçlarından yararlanırlar. Ülkelerin tanıtımında, kamu diplomasisi için en etkili olan araçlar, geleneksel medya araçlarıdır. Bu araçlar;

  • Gazete,
  • Televizyon,
  • Radyo,
  • Sinema olarak sıralanabilir.

Soğuk savaş döneminde, devletlerin televizyon, radyo ve sinemayı bir kamu diplomasisi aracı olarak kullanmasına aşağıdaki örnekler verilebilir:

  • ABD Kongresi’nin 1948 yılında Sovyet propagandasına karsı Amerika’nın Sesi (VOA) televizyonunu yetkilendirmesi,
  • Özgür Avrupa Radyosu (RFE) ve Özgürlük Radyosu’nun (RL) 1949 yılında Sovyetler Birliği bloğundaki insanlara yayın yapmak için kurulması.

Radyo ve televizyonlar, kamu diplomasisi aracı olarak gazetelerden daha çok tercih edilmektedir. Amerika, sinemayı kamu diplomasisi amacıyla sıkça kullanan ülkelerin başında gelmektedir.

Günümüzde, Amerika’nın filmlerinde dünyayı kötülüklerden kurtaran bir süper güç olarak gösterilmesi, Amerikan yumuşak gücüne hizmet etmektedir. Hollywood filmleri ile Amerikan yaşam tarzı da dünyaya pazarlanmaktadır.

Hollywood, Avrupa Sineması, Bollywood (Hint sineması) ve Çin sineması etkili araçlar olarak karşımıza çıkmaktadır.

Son yıllarda Türk dizilerinin dünya pazarlarında pazarlanması ile Türkiye’nin imajına ve turizmin gelişmesine de olumlu katkılar sağlanmaktadır.

Yeni Medya

İnternet ve sosyal ağlardan oluşan yeni medyanın getirdiği iletişim ve haberleşme düzeni, kamu diplomasisi çalışmalarına katkı sağlamaktadır. İnternet ve sosyal ağları içeren yeni medya, ülkelerin kamu diplomasisi faaliyetlerinin daha çok kişiye daha kısa sürede ulaşması gibi teknik olanaklar sağlamaktadır.

Seçim kampanyaları, tanıtım faaliyetleri, bilgilendirme ve sosyal sorumluluk kampanyaları kapsamında kullanılan sosyal medya, kamu diplomasisi faaliyetlerinin daha şeffaf bir hale gelmesini sağlamıştır.

Uluslararası Yayıncılık

Uluslararası yayıncılık, Cull tarafından şu şekilde tanımlanmaktadır: “Radyo, televizyon ve Internet teknolojileri ile yabancı kamuoyuna ulaşmayı sağlayan bir araç.” Cull’a göre, uluslararası yayıncılık aynı zamanda uluslararası ilişkilerin kamu diplomasisinin bir bileşenidir.

Uluslararası yayıncılığın kamu diplomasisinin diğer dört bileşeninin (dinleme, savunma, kültürel diplomasi, değişim diplomasisi) işlevlerini de kapsadığını vurgulayan Cull, uluslararası yayıncılığın en önemli unsurunun – özellikle objektif olduğunda- haberin kullanımı olduğunu vurgulamaktadır.

Kitle iletişim araçları, küresel politikada önemli bir faktör ve aktördür. Çünkü, ülkeler arasındaki rekabet medyada da yaşanmaktadır.

Uluslararası haberleşme alanına hâkim bazı haber kuruluşları şunlardır:

  • AP,
  • Reuters,
  • AFP,
  • CNN,
  • BBC.

Anadolu Ajansı da 2011 yılı itibariyle, yayın dili ve dünyadaki temsilciliklerinin sayısını her geçen yıl arttırmaktadır.

Kamu Diplomasisinin Uygulama Alanları

Kamu diplomasisinin uygulama alanları şu başlıklar altında incelenebilir:

  • Kültür,
  • Eğitim,
  • Sanat,
  • Spor,
  • Teknoloji.

Kültür

Yabancı halkların “kalplerini ve zihinlerini” kazanmada, kamu diplomasisinin en önemli uygulama alanlarından biri, kültürdür.

Nye , “bir ülkenin kültürü ve ideolojisi etkileyici ise, diğer ülkeler de onları kendi istekleriyle takip eder” görüşünü taşımaktadır.

Bir toplum için anlam yaratan değerler ve pratikler bütünü olarak ifade edilen kültürün, birçok göstergesi vardır. Kültür; yüksek kültür ve popüler kültür olarak ayrılır. Edebiyat, sanat ve eğitim gibi seçkinlere hitap eden kültür, yüksek kültürdür. Popüler kültür ise, kitle eğlencesine odaklıdır.

Bir ülkenin kültürü, evrensel değerleri içermekteyse ve politikaları diğer ülkelerin de paylaştığı değerler ve çıkarları destekliyorsa, istenilen sonuçların elde edilme olasılığı artar.

Kamu diplomasisinde en çok yararlanılan alanlardan biri, kültürel diplomasidir. Kültürel diplomasi, Milton Cummings tarafından şu şekilde tanımlanmaktadır: “Fikir, bilgi, sanat ve kültürün diğer yönlerinin uluslar ve halklar arasında karşılıklı anlayış içerisinde değişimi”. Dil öğrenme ve akademik değişim programları, kültürel diplomaside, kültürün çeşitli yöntemlerle teşvik edilmesine örnek oluşturur.

İki yönlü simetrik iletişime dayanan kültürel diplomasi aracılığıyla, ulusların kültürünü diğer ülkelerin halkları nezdinde cazip kılma hedeflenmektedir.

Ülkeler, kültürel diplomasi çalışmalarını diğer ülkelerdeki kurdukları kültür merkezleri aracılığıyla da yürütmektedirler. Alman Goethe Enstitüsü, British Copunki, Konfiçyüs Enstitüsü, Fransız Kültür Merkezi bu kültür merkezlerine örnek olarak verilebilir. Ülkemizde Yunus Emre Enstitüsü de bu amaca hizmet etmektedir.

Eğitim

Bir diğer kamu diplomasisi uygulama alanı da eğitimdir. Üniversite değişim programları; karşılıklı anlayış oluşturma, iş birliğini arttırma ve ortak platformda buluşma olanakları sağlamaktadır. Güçlü ülkeler, gelişmekte olan ülkeleri hedef alarak, çeşitli burs ve değişim programları yoluyla akademik ortaklıklar kurmaktadır.

Amerika’nın Fulbright Programı, 155 ülkeyi kapsamaktadır. Bu burs programı eğitim ve kültürel değişim yoluyla, ülkeler arasında ortak bir anlayış geliştirmek amacıyla başlatılmıştır. Bu programla, Amerikalı öğrenciler ve sanatçılar dünyanın birçok yerinde eğitim ve araştırma imkânlarından yararlanmakta, dünyanın dört bir tarafından gelen öğrenci, öğretmen ve akademisyenler ise, Amerika’da araştırma yapmakta ve eğitim alabilmektedirler.

Avrupalı kimliği yaratmak ve bilgi toplumu inşa etmek amacıyla oluşturulan Erasmus Programı, yükseköğretim kurumlarını kapsayan bir akademik değişim programıdır. Program akademik ve idari personel ile üniversite öğrencilerinin Avrupa genelinde kısa süreli değişimini kapsamaktadır.

YÖK tarafından uygulanan Mevlana Değişim Programı, hiçbir coğrafi bölge ayrımı olmaksızın değişim programı bünyesindeki hareketliliğin bütün dünyadaki yükseköğretim kurumlarını kapsaması ile diğer değişim programlarından ayrılmaktadır.

Çin de, son yıllarda bu konuda atılım yapan ülkelerden biridir.

Sanat

Sinema, müzik, resim, heykel, tiyatro ve dans gibi alanlardaki sanatsal çalışmalar, bir ülkenin en önemli yumuşak güçlerindendir. Bu sanat dalları, hem evrensel özellikler hem de icra edildiği ülkenin kültürel özelliklerini taşımakta ve o ülkenin toplumsal yapısı hakkında fikir vermektedir.

Özellikle sinema ve müzik, toplumlar üzerinde önemli etkiye sahip sanat dallarıdır. Sinema, ülkelerin kültürlerinin yayılımında oldukça büyük katkı sağlamaktadır, ancak sinema büyük bir bütçe gerektirmektedir.

Konserler, festivaller, şiir dinletileri, filmler, tiyatro oyunları, bale ve dans gösterimleri, sergiler, fuarlar ve sanatsal yarışmalar toplumlar arasında kültürel iletişimi sağlayan sanatsal etkinliklerdir.

Soğuk Savaş döneminde ABD, SSCB ve Demir Perde ülkeleri arasında birçok kültürel değişim programları aracılığıyla kültür sanat etkinlikleri gerçekleşmiştir.

Kamu diplomasisinde, doğrudan devlet temelli mesajların verilmesi yerine, kültürel ve sanatsal etkinlikler aracılığıyla mesajların daha dolaylı bir şekilde verilmesinin daha inandırıcı ve çekici olduğu düşünülmektedir.

Spor

Spor, devletlerin diğer ülkelerin halkları üzerinde olumlu bir imaj yaratma konusunda avantajlı bir alandır. Bunun önemini fark eden ülkeler, spora büyük önem ve destek vermektedir. Sportif başarılar, ülkeler için aynı zamanda önemli bir prestij kaynağıdır.

Dünya Kupası, Şampiyonlar Ligi, UEFA Kupası ve Olimpiyatlar tüm dünya da milyonlarca kişinin ilgisini çekmektedir. Bu etkinlikler ülkelerin bağlarını güçlendirmekte ve olumlu imaj geliştirmektedir. Uluslararası bir spor olayını propaganda yapmak için ilk kullanan ülke, Nazi Almanya’sı olmuştur.

Teknoloji

Kamu diplomasisinin uygulama alanı olarak teknoloji, en yoğun kullanılan uygulama araçları olan; geleneksel ve yeni medyayı büyük ölçüde etkilemektedir.

Gerek bireylerarası ilişkiler gerek devletlerin kamuoyu ile ilişkisi, son yıllarda sosyal medyanın gelişmesi ve yaygınlık kazanması ile birlikte, etkileşimli bir hal almaktadır.

Giriş

Erzen’e göre, yeterli derecede akademik, sosyo-kültürel birikim ve maddi güce sahip olmayan ülkeler, kamu diplomasisi konusunda başarıya ulaşamamaktadırlar. Kamu diplomasisi ile ilgili çalışmalar incelendiğinde, kamu diplomasisinin uygulama alanları ve araçları konusunda kesin bir ayrımın olmadığı görülmektedir.

Kamu Diplomasisi ile İlişkili Disiplinler

Kamu diplomasisi kuram ve uygulama açısından, birçok disiplinle ilişkilendirilmektedir. Gilboa’ya göre, uluslararası ilişkiler, iletişim çalışmaları, halkla ilişkiler ve pazarlama disiplinleri, kamu diplomasisine diğer disiplinlerden daha çok kuramsal ve deneysel katkıda bulunmaktadır.

Kamu diplomasisine katkıda bulunan başlıca disiplinler şöyle sıralanabilir:

  • İş yönetimi/pazarlama,
  • Medya etkileri,
  • Kamu görüşü,
  • Retorik,
  • Kültürel çalışmalar,
  • Bilgisayar bilimleri,
  • Teknoloji,
  • Psikoloji,
  • Sosyoloji,
  • Siyaset bilimi,
  • Uluslararası ilişkiler/diplomasi/strateji,
  • Tarih,
  • Halkla ilişkiler/markalama.

Siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler, kamu diplomasisinin ana damarını oluşturan disiplinlerdir.

Kamu diplomasisi, farklı disiplinlerin bakış açılarıyla bütünleştirilmesi gereken bir çok disiplinli çalışma alanı olarak tanımlanmaktadır. Bu disiplinlerle kamu diplomasisi arasında aktörleri ve uygulama yöntemleri açısından benzerlikler bulunduğu gibi belirgin farklılıkları da vardır.

Sancar’a göre, kamu diplomasisi aktörlerine bakarak şöyle bir sınıflandırma yapmak mümkündür:

  • Sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, kanaat önderleri ile medya ve haber ajansları halkla ilişkiler, propaganda ve ulus markalama konularına destek vermektedirler.
  • İç hedef kitle ve baskı grupları kamu diplomasisi kapsamında ülkenin halkla iliş- kiler ve propagandasını yapar; devlet üstü kuruluşlar ise iş birliği içinde oldukları ülkelerin gücüne güç katmak için propagandalarına destek vermektedir.
  • Özel sektör ve küresel işletmeler, kamu diplomasisinde ülke markasının yaratılmasına destek vermektedir.

Kamu Diplomasisi Araçları

Ülkeler, kamu diplomasisi faaliyetleriyle diğer ülkelerdeki halklara ulaşmak amacıyla çeşitli araçlardan yararlanmaktadır. Bu araçlar;

  • Gazete, radyo, televizyon ve sinema gibi kitle iletişim araçları,
  • İnternet ve sosyal ağlardan oluşan yeni medya ve
  • Uluslararası yayıncılık olarak sıralanabilir.

İletişim ve ilişki temeline dayanan kamu diplomasisinin en önemli araçları kuşkusuz kitle iletişim araçlarıdır. Kitle iletişim araçları ise;

  • Geleneksel ve
  • Yeni medya olarak sınıflandırılmaktadır.

Reklamlar, ünlü kullanımı ve ulusal markalar da kamu diplomasisi araçlarına verilebilecek diğer örneklerdir.

Geleneksel Medya

Olumlu bir imaj ve algı yaratıp yabancı kamuoyunun görüş ve tutumlarını etkilemek amacıyla, ülkeler kitle iletişim araçlarından yararlanırlar. Ülkelerin tanıtımında, kamu diplomasisi için en etkili olan araçlar, geleneksel medya araçlarıdır. Bu araçlar;

  • Gazete,
  • Televizyon,
  • Radyo,
  • Sinema olarak sıralanabilir.

Soğuk savaş döneminde, devletlerin televizyon, radyo ve sinemayı bir kamu diplomasisi aracı olarak kullanmasına aşağıdaki örnekler verilebilir:

  • ABD Kongresi’nin 1948 yılında Sovyet propagandasına karsı Amerika’nın Sesi (VOA) televizyonunu yetkilendirmesi,
  • Özgür Avrupa Radyosu (RFE) ve Özgürlük Radyosu’nun (RL) 1949 yılında Sovyetler Birliği bloğundaki insanlara yayın yapmak için kurulması.

Radyo ve televizyonlar, kamu diplomasisi aracı olarak gazetelerden daha çok tercih edilmektedir. Amerika, sinemayı kamu diplomasisi amacıyla sıkça kullanan ülkelerin başında gelmektedir.

Günümüzde, Amerika’nın filmlerinde dünyayı kötülüklerden kurtaran bir süper güç olarak gösterilmesi, Amerikan yumuşak gücüne hizmet etmektedir. Hollywood filmleri ile Amerikan yaşam tarzı da dünyaya pazarlanmaktadır.

Hollywood, Avrupa Sineması, Bollywood (Hint sineması) ve Çin sineması etkili araçlar olarak karşımıza çıkmaktadır.

Son yıllarda Türk dizilerinin dünya pazarlarında pazarlanması ile Türkiye’nin imajına ve turizmin gelişmesine de olumlu katkılar sağlanmaktadır.

Yeni Medya

İnternet ve sosyal ağlardan oluşan yeni medyanın getirdiği iletişim ve haberleşme düzeni, kamu diplomasisi çalışmalarına katkı sağlamaktadır. İnternet ve sosyal ağları içeren yeni medya, ülkelerin kamu diplomasisi faaliyetlerinin daha çok kişiye daha kısa sürede ulaşması gibi teknik olanaklar sağlamaktadır.

Seçim kampanyaları, tanıtım faaliyetleri, bilgilendirme ve sosyal sorumluluk kampanyaları kapsamında kullanılan sosyal medya, kamu diplomasisi faaliyetlerinin daha şeffaf bir hale gelmesini sağlamıştır.

Uluslararası Yayıncılık

Uluslararası yayıncılık, Cull tarafından şu şekilde tanımlanmaktadır: “Radyo, televizyon ve Internet teknolojileri ile yabancı kamuoyuna ulaşmayı sağlayan bir araç.” Cull’a göre, uluslararası yayıncılık aynı zamanda uluslararası ilişkilerin kamu diplomasisinin bir bileşenidir.

Uluslararası yayıncılığın kamu diplomasisinin diğer dört bileşeninin (dinleme, savunma, kültürel diplomasi, değişim diplomasisi) işlevlerini de kapsadığını vurgulayan Cull, uluslararası yayıncılığın en önemli unsurunun – özellikle objektif olduğunda- haberin kullanımı olduğunu vurgulamaktadır.

Kitle iletişim araçları, küresel politikada önemli bir faktör ve aktördür. Çünkü, ülkeler arasındaki rekabet medyada da yaşanmaktadır.

Uluslararası haberleşme alanına hâkim bazı haber kuruluşları şunlardır:

  • AP,
  • Reuters,
  • AFP,
  • CNN,
  • BBC.

Anadolu Ajansı da 2011 yılı itibariyle, yayın dili ve dünyadaki temsilciliklerinin sayısını her geçen yıl arttırmaktadır.

Kamu Diplomasisinin Uygulama Alanları

Kamu diplomasisinin uygulama alanları şu başlıklar altında incelenebilir:

  • Kültür,
  • Eğitim,
  • Sanat,
  • Spor,
  • Teknoloji.

Kültür

Yabancı halkların “kalplerini ve zihinlerini” kazanmada, kamu diplomasisinin en önemli uygulama alanlarından biri, kültürdür.

Nye , “bir ülkenin kültürü ve ideolojisi etkileyici ise, diğer ülkeler de onları kendi istekleriyle takip eder” görüşünü taşımaktadır.

Bir toplum için anlam yaratan değerler ve pratikler bütünü olarak ifade edilen kültürün, birçok göstergesi vardır. Kültür; yüksek kültür ve popüler kültür olarak ayrılır. Edebiyat, sanat ve eğitim gibi seçkinlere hitap eden kültür, yüksek kültürdür. Popüler kültür ise, kitle eğlencesine odaklıdır.

Bir ülkenin kültürü, evrensel değerleri içermekteyse ve politikaları diğer ülkelerin de paylaştığı değerler ve çıkarları destekliyorsa, istenilen sonuçların elde edilme olasılığı artar.

Kamu diplomasisinde en çok yararlanılan alanlardan biri, kültürel diplomasidir. Kültürel diplomasi, Milton Cummings tarafından şu şekilde tanımlanmaktadır: “Fikir, bilgi, sanat ve kültürün diğer yönlerinin uluslar ve halklar arasında karşılıklı anlayış içerisinde değişimi”. Dil öğrenme ve akademik değişim programları, kültürel diplomaside, kültürün çeşitli yöntemlerle teşvik edilmesine örnek oluşturur.

İki yönlü simetrik iletişime dayanan kültürel diplomasi aracılığıyla, ulusların kültürünü diğer ülkelerin halkları nezdinde cazip kılma hedeflenmektedir.

Ülkeler, kültürel diplomasi çalışmalarını diğer ülkelerdeki kurdukları kültür merkezleri aracılığıyla da yürütmektedirler. Alman Goethe Enstitüsü, British Copunki, Konfiçyüs Enstitüsü, Fransız Kültür Merkezi bu kültür merkezlerine örnek olarak verilebilir. Ülkemizde Yunus Emre Enstitüsü de bu amaca hizmet etmektedir.

Eğitim

Bir diğer kamu diplomasisi uygulama alanı da eğitimdir. Üniversite değişim programları; karşılıklı anlayış oluşturma, iş birliğini arttırma ve ortak platformda buluşma olanakları sağlamaktadır. Güçlü ülkeler, gelişmekte olan ülkeleri hedef alarak, çeşitli burs ve değişim programları yoluyla akademik ortaklıklar kurmaktadır.

Amerika’nın Fulbright Programı, 155 ülkeyi kapsamaktadır. Bu burs programı eğitim ve kültürel değişim yoluyla, ülkeler arasında ortak bir anlayış geliştirmek amacıyla başlatılmıştır. Bu programla, Amerikalı öğrenciler ve sanatçılar dünyanın birçok yerinde eğitim ve araştırma imkânlarından yararlanmakta, dünyanın dört bir tarafından gelen öğrenci, öğretmen ve akademisyenler ise, Amerika’da araştırma yapmakta ve eğitim alabilmektedirler.

Avrupalı kimliği yaratmak ve bilgi toplumu inşa etmek amacıyla oluşturulan Erasmus Programı, yükseköğretim kurumlarını kapsayan bir akademik değişim programıdır. Program akademik ve idari personel ile üniversite öğrencilerinin Avrupa genelinde kısa süreli değişimini kapsamaktadır.

YÖK tarafından uygulanan Mevlana Değişim Programı, hiçbir coğrafi bölge ayrımı olmaksızın değişim programı bünyesindeki hareketliliğin bütün dünyadaki yükseköğretim kurumlarını kapsaması ile diğer değişim programlarından ayrılmaktadır.

Çin de, son yıllarda bu konuda atılım yapan ülkelerden biridir.

Sanat

Sinema, müzik, resim, heykel, tiyatro ve dans gibi alanlardaki sanatsal çalışmalar, bir ülkenin en önemli yumuşak güçlerindendir. Bu sanat dalları, hem evrensel özellikler hem de icra edildiği ülkenin kültürel özelliklerini taşımakta ve o ülkenin toplumsal yapısı hakkında fikir vermektedir.

Özellikle sinema ve müzik, toplumlar üzerinde önemli etkiye sahip sanat dallarıdır. Sinema, ülkelerin kültürlerinin yayılımında oldukça büyük katkı sağlamaktadır, ancak sinema büyük bir bütçe gerektirmektedir.

Konserler, festivaller, şiir dinletileri, filmler, tiyatro oyunları, bale ve dans gösterimleri, sergiler, fuarlar ve sanatsal yarışmalar toplumlar arasında kültürel iletişimi sağlayan sanatsal etkinliklerdir.

Soğuk Savaş döneminde ABD, SSCB ve Demir Perde ülkeleri arasında birçok kültürel değişim programları aracılığıyla kültür sanat etkinlikleri gerçekleşmiştir.

Kamu diplomasisinde, doğrudan devlet temelli mesajların verilmesi yerine, kültürel ve sanatsal etkinlikler aracılığıyla mesajların daha dolaylı bir şekilde verilmesinin daha inandırıcı ve çekici olduğu düşünülmektedir.

Spor

Spor, devletlerin diğer ülkelerin halkları üzerinde olumlu bir imaj yaratma konusunda avantajlı bir alandır. Bunun önemini fark eden ülkeler, spora büyük önem ve destek vermektedir. Sportif başarılar, ülkeler için aynı zamanda önemli bir prestij kaynağıdır.

Dünya Kupası, Şampiyonlar Ligi, UEFA Kupası ve Olimpiyatlar tüm dünya da milyonlarca kişinin ilgisini çekmektedir. Bu etkinlikler ülkelerin bağlarını güçlendirmekte ve olumlu imaj geliştirmektedir. Uluslararası bir spor olayını propaganda yapmak için ilk kullanan ülke, Nazi Almanya’sı olmuştur.

Teknoloji

Kamu diplomasisinin uygulama alanı olarak teknoloji, en yoğun kullanılan uygulama araçları olan; geleneksel ve yeni medyayı büyük ölçüde etkilemektedir.

Gerek bireylerarası ilişkiler gerek devletlerin kamuoyu ile ilişkisi, son yıllarda sosyal medyanın gelişmesi ve yaygınlık kazanması ile birlikte, etkileşimli bir hal almaktadır.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.