Açıköğretim Ders Notları

Tarla Bitkileri 2 Dersi 3. Ünite Özet

Açıköğretim ders notları öğrenciler tarafından ders çalışma esnasında hazırlanmakta olup diğer ders çalışacak öğrenciler için paylaşılmaktadır. Sizlerde hazırladığınız ders notlarını paylaşmak istiyorsanız bizlere iletebilirsiniz.

Açıköğretim derslerinden Tarla Bitkileri 2 Dersi 3. Ünite Özet için hazırlanan  ders çalışma dokümanına (ders özeti / sorularla öğrenelim) aşağıdan erişebilirsiniz. AÖF Ders Notları ile sınavlara çok daha etkili bir şekilde çalışabilirsiniz. Sınavlarınızda başarılar dileriz.

Nişasta Ve Şeker Bitkileri

Giriş

Türkiye’de ekonomik olarak tarımı yapılan nişasta ve şeker bitkileri patates, yer elması, tatlı patates ve şeker pancarıdır. Dünyadaki en önemli şeker kaynağı, şeker kamışıdır.

Patates

Türkiye’de yetiştirilen en önemli nişasta bitkisidir. Patatesin dışında nişasta içeren bitkiler, buğday, çeltik ve mısırdır. Bunların nişastası , yapı, renk, aroma bakımından farklıdır.

Kökeni Güney Amerika’dır. Yabani türlerin, kabuklarında solanin adlı zehirli madde bulunur. Tarla ürünleri arasında üretimde 4. sıradadır.

Türkiye’de 19.yy sonlarında yetiştirilmeye başlanmıştır. Günümüzde en çok Nevşehir ve Niğde’de yetiştirilir.

Faydalanma ve kullanım alanı ; karbonhidrat kaynakları arasında ilk sıralarda yer alır. Esas faydalanılan kısmı yumrularıdır. Çok çeşitli yapılan yemekleri yanında, patates unu, püresi, cips, kızartılmış parmak patates (pomfrit) gibi şekillerde işlenerek de tüketilir.

Az miktarda proteinin yanı sıra, ( C 1 , B 1 , B 2 , Niacin vb.) gibi vitaminler de önemlidir. C vitamini yeni hasat edilmiş patateslerde yüksek düzeydeyken, depolama süresince azalmaktadır.

Bitkisel özellikler ; Amerikan menşeli, patlıcan, domates, biber gibi solanaceae familyasındadır.

Yumru ve stolon ; patatesin organları toprak altı ve üstü diye ayrılır. Yumru, stolon (patateste göbek bağı), kökler toprak altı organlarıdır. Yumru gövdenin değişik halidir, depo organıdır. Yumrunun iki tarafı vardır, stolonun bağlı olduğu göbek ve karşısında apikal uç yani taç kısmı, patatesin sürgün verdiği taraf. Gözler yumru yüzeyine spiral yerleşmiş ve apikale doğru yoğundur. Her göz bir kaç tomurcuk içerir, merkezi (ilk sürgün verir) ve yan tomurcuklar (merkezi tomurcuk zarar görünce sürgün verir).

Tomurcuk gözleri, sürgünleri, esas gövdeyi ve stolonu oluşturmak üzere büyür. Olgun ama taze yumruda, gözler gelişmemiş olup dormansi (uyku dönemi) görülür. Önce apikal göz dormansiyi kırar. Daha sonra diğer gözler sürer.

Yumru şekli oval, elipstir. Patates ıslahı kısa stolona yönelmiştir. Stolonlar yumruyu oluşturur, yapraklı dikey bir gövde geliştirir.

Yumru patatesin en önemli kısmıdır, çeşit ayrımında işe yarar, yumrunun en önemli kısmı nişastalı olanıdır. %75’i sudur, %10-22 nişastadır. Sarı patateslerde nişasta oranı daha az, beyazlarda daha çoktur. Yumru şekli yuvarlak, oval, kabukları ve etleri değişik renklerdedir. Sarı renkliler yemeklik olarak, beyazlar nişastalık sanayinde kullanılır.

Meyve ve tohum ; nadiren meyve bağlar. Meyvelerde 100-150 tohum bulunur. Her tohum, kabuk ile çevrilidir. Embriyo U şeklindedir. İki kutbu vardır, kök ve iki kotiledon (çenek) içeren kısım. Tohumlar gerçek tohumdur.

Kök ; tohumdan büyüyen bitkiler kazık kök oluşturur. Yumrudan büyüyenler, her sürgünün yeraltındaki boğumları üzerinde kökleri oluşturur. Patates saçak köklü, kök sistemi zayıf olduğu için iyi toprak koşullarına ihtiyaç duyar. Kökler 60-70 cm derinliğe iner.

Sap ve dallar ; ana dal sayısı 3-5 adettir. Bitki boyu 30-50 cm arasındadır.  Saplar dik ve yatık büyüme gösterir. Gövde sistemi, stolon ve yumrulardan meydana gelir. Tohumdan yetişen bitkilerde tek ana sap, yumrudan gelişenlerden çok sayıda ana sap oluşur.

Sapların boğumlarından çıkan dalların üzerinde yaprak ve çiçekler bulunur. Daha sonra meyve oluşur.

Yaprak ;  bileşik yapraktır. Yaprakçıklar tüylü, yeşil renkli, düz veya kabarcıklıdır.

Çiçek ve tozlanıp döllenme ; çiçeklenme hiç olmayabilir. Dalların üst kısmından çıkar. Her çiçekte beş çanak, beş taç yaprağı, beş erkek organ, bir adet dişi organ vardır. Kendi ve yabancı çiçek tozuyla döllenebilir.

Patates Tarımının Özellikleri

Patates ılıman-serin iklim bitkisidir. Yumru gelişme devresinde, düşük ve yüksek sıcaklıklar zararlı olur. Soğuklara karşı hassastır. İlkbaharın geç, sonbaharın ilk donları zararlıdır.

Fazla sıcaklıkta bitki sürgünleri zarar görür, yumru solar. Bitki gelişimine, ışığın şiddeti, ışıklanma süresi gün uzunluğu etkilidir. Uzun günde, iyi gelişir, çiçeklenme fazla olur.

Su bakımından fazla seçici değildir. 375 mm yağış alan yerde sulanmadan yetişebilir. Yumru gelişme devresinden, çiçeklenme sonuna kadar su sarfiyatı devam eder.

İyi havalanmayan topraklarda kök gelişimi zayıflar, yumrular gelişmez. Taşlı ve ağır topraklarda yumrular düzgün gelişmez. Taban suyu yüksek, ph 4-8 arasında olmayan, organik madde bakımında fakir topraklar iyi yetişmez.

Derin, hafif yapılı, kumlu, tınlı, hafif killi, humusça zengin, su tutma kapasitesi yüksek, havalanabilir topraklar patates için uygundur. Çapa bitkisi olduğu için temiz tarla bırakır. Hastalıkları ve zararlıları çok bir bitkidir,3-4 yıl geçmeden aynı tarlaya dikilmemelidir.

Patates, yulaf, pancar, buğday veya patates, buğdaygil, pancar, baklagil gibi ekim nöbetleri uygulanabilir.

Sonbaharda 20-25cm, ilkbaharda 15cm derinliğinde sürüm yapılmalıdır.

Dekara 8-12 kg saf N, 6-12kg P 2 O 2 , 8-14 kg K 2 O verilmelidir. Azotlu gübreler bölünerek, diğerleri dikimle beraber verilmelidir. Sulama, hava şartlarına ve gübrelemeye göre yapılır.

Yumrular çok iri ise dikine kesilerek dikim yapılır.  Ocağa, sırta, karığa, pulluk çizgisine, elle ya da makineyle, ılıman yerlerde mart ayında, toprak sıcaklığı  8-10 °C olunca dikim yapılır.

Çapalama, ot alma, boğaz doldurma, sulama, hastalık ve zararlılarla mücadele, bakım işleridir. Sulama zamanları;

  • Birinci su; çıkış ve yumru meydana gelmesi arasında
  • İkinci su; yumru meydana gelme devresinde
  • Üçüncü su; yumruların şişme devresinde
  • Dördüncü su; gerekirse hasattan 10 gün önce

Hastalık, zararlı ve yabancı ot savaşı için;

  • Hastalıksız tohum kullanmak
  • Tohumlukları iyi muhafaza etmek
  • Bitkiye iyi gelişme şartları hazırlamak
  • Yabancı otlarla mücadele
  • Ekim nöbeti uygulamak
  • Gereğinden fazla bakım işi yapmamak
  • Bitki artıklarını toplamak
  • Hastalanan bitkiyi söküp atmak
  • Ön çimlendirme yapıp, erken dikim yapmak gerekir.

Hasat zamanı, uygun yumru iriliğine ulaşıldığı, kabuğun sertleştiği vakittir. Salgın hastalık durumunda da hasada başlanır. Hemen pazara gönderilecekse, yaralı patatesler ayrılır, kalanlar çuvallanır. Depolanacaksa, temizlenip, ilaçlanır.

Diğer Nişasta Bitkileri

Yer elması ve tatlı patates, az da olsa yetiştirilmektedir.

Yer elması , ayçiçeğinin akrabasıdır. Türkiye’de en çok Ankara’da yetiştirilir.

İnsan gıdası, hayvan yemi ve endüstri hammaddesi olarak kullanılır. Çiçek tablası oluşmadan, biçilerek hayvanlara verilir. Sıraya veya ocaklara dikilir. Bakım işleri patatesteki gibidir. Hasattan sonra sonbahar ve kışın değerlendirilmeyeceklerse, yumrular ilkbahara kadar toprakta bırakılabilir.

Tatlı patates (batat) , yağışı fazla, sıcaklığı yüksek olan yerlere kolay adapte olur. Hatay, Adana, Mersin, Antalya yöreleri müsaittir.

Nişasta ve şeker kaynağıdır. İnsan besini ve hayvan yemi olarak kullanılır. C vitamini başta olmak üzere B ve D vitaminleri içerir, besin değerleri bakımından zengindir.

Yumrularla ya da fidelerle yetiştirilir. İlkbaharda toprak sıcaklığı 22-25 °C ulaşınca, iki şekilde ekilir. Sıraya dikimde, 90-100 cm aralıkla açılmış çizilere 35-40 cm sıra üzeri mesafe ve 4-6 cm derinlik verilir. Ocağa  dikimde, 90×30, 70×70 aralıklarla işaretlenmiş ocaklara 4-6 cm derinlikte dikilir.

Yumrular temizlenerek toplanır, büyüklüklerine göre sınıflandırılır. Yumrular bekletilerek nemin uçması ve sertleşmesi sağlanır. Sapları kesilir, pazara sevk edilirler.

Şeker Pancarı

Türkiye’de ekonomik biçimde tarımı yapılmaktadır. Çok yüksek yerler hariç, tüm bölgeler elverişlidir. Sınırlayıcı faktör kuraklıktır. Sulama ile bu engel aşılmaktadır.

Şeker pancarı yetiştirmenin amacı, verimi yüksek tutmak ve beyaz şeker verimini ve randımanını yüksek tutmaktır. Pancarın birçok yan ürünü ve tarım kültürü bakımından yararları vardır.

Şeker pancarı iki yıllık bir bitkidir. İlk yıl tohuma kalkması istenmez. Yem bitkisi veya şeker elde etmek için yararlanma en fazla karbonhidrat içerdiği birinci yılın sonudur.

İlk şeker fabrikası Uşak’ta kurulmuştur. Şeker sanayii gelişmesine devam ederek yaygınlaşmış, şeker pancarı üretimi artmıştır. Bugün 6’sı özel, 25’i kamu olmak üzere 31 fabrika açılmıştır.

Dünyada şeker kamışı verimi pancarın iki katı, yetiştirildiği alan da dört katıdır, sonuç olarak dünyada şeker kamışı üretimi pancarın yaklaşık sekiz katıdır.

Türkiye pancardan şeker üreten ülkelerin başında gelmektedir.

Faydalanma ve kullanım alanı ; her yaştan insan için enerji kaynağıdır, alımı ve sindirimi kolaydır. Şeker dendiği zaman, sakkarozdan bahsedilmektedir. Sakkaroz, früktoz ve glukoz moleküllerinden meydana gelmiş bir disakkarittir.

Şeker bakteriostatiktir, yani bakterilerin gelişemediği bir ortamdır. Bundan faydalanarak, gıda maddeleri daha uzun süre muhafaza edilebilir.

Hayvan yemi olarak da pancarlar değerlidir. Ahır hayvancılığında, kaba ve sulu yem olarak çok faydalıdır. Fabrikadan çıkan posaları da yem olarak kullanılır.

Tarımı, yüksek kültür ister. Verimin ve kalitenin yüksek olması için sağlıklı tohum kullanmak, tarla hazırlığını, gübrelemeyi, sulamayı iyi yapmak gerekir. Türkşeker ve Pankobirlik teşkilatları çiftçilere eğitimler vermektedir.

Bitkisel özellikleri ; 13-17 türü bulunmaktadır. Beta cinsi ıspanakgiller familyasına mensuptur. İki yıllık bitkidir, ilk yıl şeker için, ikinci yıl tohum elde etmek için yetiştirilir. İlk yıl kökgövdesi ve yapraklardan ibarettir. İkinci yıl kökgövdesinden büyüyen bir sap meydana gelir. Çiçek açarak meyve ve tohum verir.

Kökgövdesi ; şişkin ve koniktir. Baş, boyun, gövde, kuyruk olarak incelenir. Başına epikotil denir, yaprakların oturduğu yere kadar olan kısımdır. Toprak seviyesindedir.

Şeker oranı azdır. Zararlı azot bulunur, teknolojik değeri düşük, yem değeri yüksektir.

Boyuna, hipokotil denir. Dış yaprakların oturma yeri ile üstteki yan köklerin arasındadır. Burada kök meydana gelmez.

Boyundan kuyruk kısmına kadar olan bölge, gövdedir. Şeker üretilen kısımdır. Ağırlığın büyük kısmını oluşturur. Gövdenin iki yanında oyuklar vardır. Oyuklarda ve gövdede yan kökler oluşur. Oyuklar içinde saçak kökler bulunur. Gövde oyukların son bulduğu yere kadar devam eder.

Gövdeden sonra gelen kısım kuyruktur. Üzerinde bol sayıda kıl kökler bulunur. Şeker oranı azdır ve zararlı azot birikir. Hasatta, çoğunlukla koparak toprak içinde kalırlar.

Meyve ve tohum ; çiçekler döllendikten sonra meyve oluşur. Tohum topaklarına glomerul denir. Çok rüşeymli pancarlardan poligerm (tohumda birden fazla embriyo), tek rüşeymli pancarlardan monogerm (tohumda tek embriyo) tohum elde edilir. Tohumlar sert kabukludur. Çimlenme gücü %85, su oranı %15’tir.

Makinalı tarımda monogerm tohum kullanılır. Her tohumdan bir filiz çıkar, poligermde ise 3-5 filiz çıkar. Seyreltme işi zorlaşır. Poligerm tohumlar dekara daha çok atılır. Poligerm tohumların fabrikasyonla fiziki parçalanmasına teknik monogerm denir. Islah çalışmaları ile oluşturulan tohumlara genetik monogerm denir, Türkiye’de ekilen tohumlardır.

Kök ; derine gelişen, kuvvetli kök sistemine sahiptir. Esas kökler kuyruktan sonra gelir, 3m derine inebilir. Pazı hariç, pancar çeşitleri toprak altında besin depo ederler. Pazının toprak üstü organları vardır.

Sap ve dallar ; ikinci yılda tohumluk pancarda toprak üstünde sap ve dallar ile çiçek ve tohum bulunur. İkinci gelişme yılında haziran, temmuz aylarında baş kısmındaki sürgünlerden sap, sap üzerinde dallar oluşur. İlk zamanlarda yaprak yoğunluğu fazla, çiçek açma, meyve ve tohum bağlama devrelerinde, dal yoğunluğu fazladır.

Yaprak ; ekilen tohumlar, toprak sıcaklığı 10-15 °C dereceye ulaşınca 14-15 günde filiz verir. Çimlenme  sırasında çenek yapraklar oluşur. Bunlar kuruduktan sonra esas yapraklar oluşur. Demetin iç kısımlarında genç yapraklar vardır.

Yapraklar ne kadar hızlı gelişirse, verim ve şeker depolaması da o kadar yüksek olur. Yaprakların %80-85 su, %15-20 kuru maddedir.

Çiçek ve tozlanıp döllenme ; ikinci yıl, temmuz ve ağustos aylarında çiçekler oluşur. Çiçeklenme 4-6 hafta devam eder. Çanak ve taç yaprakları birleşerek perigon oluşturur. Beş erkek, bir dişi organ bulunur. Yabancı döllenir, tozlanma rüzgar ve böceklerle olur.

Pancar Tarımının Özellikleri

Fazla ışık ve sıcaklık isteyen uzun gün bitkisidir. Toplam 2500-2900 °C sıcaklık ister. Çimlenme sıcaklığı 4-25 °C arasındadır. Hasat zamanı -7 °C’ye kadar dayanıklılık gösterir.

Toplam yağış miktarı 600-700 mm kadardır. Yarısını büyüme evresinde, yarısını da kış yağışları olarak almak ister. Yaprak büyük olduğu için dolu zararı büyük olur. Hava nemi %60-70 dolayında olmalıdır.

Toprağın havalanma kabiliyeti yüksek olmalı, hafif alkali yapıda (pH=7,2) olmalıdır. Hafif yapılı toprakları sever. Çakıllı, taşlı topraklarda çatallanır.

Üçlü, dörtlü münavebe uygulanıyorsa, 5-6 yılsa aynı yere pancar getirilmesi uygundur. En iyi ön bitkiler, derine giden kök sistemine sahip olan  yonca ve baklagillerdir. Örnek ekim nöbetleri; patates + pancar + buğday + nadas, pancar + arpa + baklagil + patates olarak verilebilir.

Gövde ve kökün iyi gelişebilmesi için toprak derin sürülmelidir.

Pancarın çatallanması (iki kuyruk oluşturma durumu), toprak işlemeyle alakalıdır.

Pancardan sonraki bitkiye, 3-4 ton/da çiftlik gübresi vermek uygundur. Dekara 6-14 kg saf azotun üçte ikisi ilkbaharda toprak işlemesiyle, üçte biri baş gübresi olarak verilmelidir. Dekara 2-13 kg saf fosfor, 0-10 kg saf potas vermek uygun olmaktadır. Analizde gerek görülürse, demir, magnezyum, çinko, bor gibi elementler de verilmelidir.

En verimli tohum çeşidi hibritlerdir.

İlkbaharda mart sonu, yüksek yerlerde nisan sonu ekilir. Erken ekim, geç hasatta verim yüksek olur.

Ekimi makinalarla yapılır. Sıra arası 40-45 cm, sıra üzeri 20-25 cm olmalıdır. Tohum 4-6 cm derinliğe ekilmelidir. Monogerm tohum dekara 250-400 gr yeterlidir.

5-6 yaprak oluşunca birinci, 8-10 yaprak olunca ikinci çapa yapılmalıdır. Ortalama 3-4, kurak yerlerde 6 kere sulanır. Fazla su çürümeye ve mantar hastalığına sebep olur.

Hastalık sebepleri virüsler (kök sakallanması), bakteri ve mantarlardır (yaprak lekesi, mildiyö, külleme). Zararlıları arasında en sık rastlanılanı nematodlardır. Parazit bir bitki olan küsküt de çok fazla zarar verir. Hasat vakti, yapraklar sararmaya  başlar.

Başlar kesilmiş, çamur temizlenmiş ise %5, özen gösterilmemişse daha fazla fire düşülür.

Diğer Şeker Bitkileri

Şeker kamışı tropik ve subtropik bölgelerde yetişir. Dünyada üretilen şekerin %76’sını karşılar.

Çok yıllık, kültürü yapılan tek türü olan, sıcaklığın 0 °C altına düşmediği bölgelerde yetişen bir buğdaygildir. Kök, sap, yaprak ve çiçekten oluşur.

Şeker oranı şeker pancarından daha azdır. Fakat vejetasyon döneminde 2-3 defa hasat edilmekte, verimi 815 ton/da arasında değişmektedir. Şeker pancarında bir kez hasat olmakta, 4 ton/da verim alınmaktadır.

Soğuk ve ağır toprakları sevmez.

Hasattan sonra toprak altında kalan kısım, yeterli nem ve sıcaklıkta yeni sürgün ve kök sürer. Bu sürgünlerden oluşan kamışa ratoon denir. Kök sistemi hazır olduğu için, daha çabuk ürüne yatarlar.

Kombine dikim makinalarıyla kanal açılır, gübre verilir, çelikler dikilir. Sıralar arasındaki toprak diskaro gibi aletlerde işlenerek gevşetilir. Toprak tavlı olmalıdır.

Hasat elle yapılıyorsa, demet halinde toplanır. Başları kesilir, temizlenir. Kombine makineler kamışı keser, demet yapar, başlarını kesip, yükleme yapar

Giriş

Türkiye’de ekonomik olarak tarımı yapılan nişasta ve şeker bitkileri patates, yer elması, tatlı patates ve şeker pancarıdır. Dünyadaki en önemli şeker kaynağı, şeker kamışıdır.

Patates

Türkiye’de yetiştirilen en önemli nişasta bitkisidir. Patatesin dışında nişasta içeren bitkiler, buğday, çeltik ve mısırdır. Bunların nişastası , yapı, renk, aroma bakımından farklıdır.

Kökeni Güney Amerika’dır. Yabani türlerin, kabuklarında solanin adlı zehirli madde bulunur. Tarla ürünleri arasında üretimde 4. sıradadır.

Türkiye’de 19.yy sonlarında yetiştirilmeye başlanmıştır. Günümüzde en çok Nevşehir ve Niğde’de yetiştirilir.

Faydalanma ve kullanım alanı ; karbonhidrat kaynakları arasında ilk sıralarda yer alır. Esas faydalanılan kısmı yumrularıdır. Çok çeşitli yapılan yemekleri yanında, patates unu, püresi, cips, kızartılmış parmak patates (pomfrit) gibi şekillerde işlenerek de tüketilir.

Az miktarda proteinin yanı sıra, ( C 1 , B 1 , B 2 , Niacin vb.) gibi vitaminler de önemlidir. C vitamini yeni hasat edilmiş patateslerde yüksek düzeydeyken, depolama süresince azalmaktadır.

Bitkisel özellikler ; Amerikan menşeli, patlıcan, domates, biber gibi solanaceae familyasındadır.

Yumru ve stolon ; patatesin organları toprak altı ve üstü diye ayrılır. Yumru, stolon (patateste göbek bağı), kökler toprak altı organlarıdır. Yumru gövdenin değişik halidir, depo organıdır. Yumrunun iki tarafı vardır, stolonun bağlı olduğu göbek ve karşısında apikal uç yani taç kısmı, patatesin sürgün verdiği taraf. Gözler yumru yüzeyine spiral yerleşmiş ve apikale doğru yoğundur. Her göz bir kaç tomurcuk içerir, merkezi (ilk sürgün verir) ve yan tomurcuklar (merkezi tomurcuk zarar görünce sürgün verir).

Tomurcuk gözleri, sürgünleri, esas gövdeyi ve stolonu oluşturmak üzere büyür. Olgun ama taze yumruda, gözler gelişmemiş olup dormansi (uyku dönemi) görülür. Önce apikal göz dormansiyi kırar. Daha sonra diğer gözler sürer.

Yumru şekli oval, elipstir. Patates ıslahı kısa stolona yönelmiştir. Stolonlar yumruyu oluşturur, yapraklı dikey bir gövde geliştirir.

Yumru patatesin en önemli kısmıdır, çeşit ayrımında işe yarar, yumrunun en önemli kısmı nişastalı olanıdır. %75’i sudur, %10-22 nişastadır. Sarı patateslerde nişasta oranı daha az, beyazlarda daha çoktur. Yumru şekli yuvarlak, oval, kabukları ve etleri değişik renklerdedir. Sarı renkliler yemeklik olarak, beyazlar nişastalık sanayinde kullanılır.

Meyve ve tohum ; nadiren meyve bağlar. Meyvelerde 100-150 tohum bulunur. Her tohum, kabuk ile çevrilidir. Embriyo U şeklindedir. İki kutbu vardır, kök ve iki kotiledon (çenek) içeren kısım. Tohumlar gerçek tohumdur.

Kök ; tohumdan büyüyen bitkiler kazık kök oluşturur. Yumrudan büyüyenler, her sürgünün yeraltındaki boğumları üzerinde kökleri oluşturur. Patates saçak köklü, kök sistemi zayıf olduğu için iyi toprak koşullarına ihtiyaç duyar. Kökler 60-70 cm derinliğe iner.

Sap ve dallar ; ana dal sayısı 3-5 adettir. Bitki boyu 30-50 cm arasındadır.  Saplar dik ve yatık büyüme gösterir. Gövde sistemi, stolon ve yumrulardan meydana gelir. Tohumdan yetişen bitkilerde tek ana sap, yumrudan gelişenlerden çok sayıda ana sap oluşur.

Sapların boğumlarından çıkan dalların üzerinde yaprak ve çiçekler bulunur. Daha sonra meyve oluşur.

Yaprak ;  bileşik yapraktır. Yaprakçıklar tüylü, yeşil renkli, düz veya kabarcıklıdır.

Çiçek ve tozlanıp döllenme ; çiçeklenme hiç olmayabilir. Dalların üst kısmından çıkar. Her çiçekte beş çanak, beş taç yaprağı, beş erkek organ, bir adet dişi organ vardır. Kendi ve yabancı çiçek tozuyla döllenebilir.

Patates Tarımının Özellikleri

Patates ılıman-serin iklim bitkisidir. Yumru gelişme devresinde, düşük ve yüksek sıcaklıklar zararlı olur. Soğuklara karşı hassastır. İlkbaharın geç, sonbaharın ilk donları zararlıdır.

Fazla sıcaklıkta bitki sürgünleri zarar görür, yumru solar. Bitki gelişimine, ışığın şiddeti, ışıklanma süresi gün uzunluğu etkilidir. Uzun günde, iyi gelişir, çiçeklenme fazla olur.

Su bakımından fazla seçici değildir. 375 mm yağış alan yerde sulanmadan yetişebilir. Yumru gelişme devresinden, çiçeklenme sonuna kadar su sarfiyatı devam eder.

İyi havalanmayan topraklarda kök gelişimi zayıflar, yumrular gelişmez. Taşlı ve ağır topraklarda yumrular düzgün gelişmez. Taban suyu yüksek, ph 4-8 arasında olmayan, organik madde bakımında fakir topraklar iyi yetişmez.

Derin, hafif yapılı, kumlu, tınlı, hafif killi, humusça zengin, su tutma kapasitesi yüksek, havalanabilir topraklar patates için uygundur. Çapa bitkisi olduğu için temiz tarla bırakır. Hastalıkları ve zararlıları çok bir bitkidir,3-4 yıl geçmeden aynı tarlaya dikilmemelidir.

Patates, yulaf, pancar, buğday veya patates, buğdaygil, pancar, baklagil gibi ekim nöbetleri uygulanabilir.

Sonbaharda 20-25cm, ilkbaharda 15cm derinliğinde sürüm yapılmalıdır.

Dekara 8-12 kg saf N, 6-12kg P 2 O 2 , 8-14 kg K 2 O verilmelidir. Azotlu gübreler bölünerek, diğerleri dikimle beraber verilmelidir. Sulama, hava şartlarına ve gübrelemeye göre yapılır.

Yumrular çok iri ise dikine kesilerek dikim yapılır.  Ocağa, sırta, karığa, pulluk çizgisine, elle ya da makineyle, ılıman yerlerde mart ayında, toprak sıcaklığı  8-10 °C olunca dikim yapılır.

Çapalama, ot alma, boğaz doldurma, sulama, hastalık ve zararlılarla mücadele, bakım işleridir. Sulama zamanları;

  • Birinci su; çıkış ve yumru meydana gelmesi arasında
  • İkinci su; yumru meydana gelme devresinde
  • Üçüncü su; yumruların şişme devresinde
  • Dördüncü su; gerekirse hasattan 10 gün önce

Hastalık, zararlı ve yabancı ot savaşı için;

  • Hastalıksız tohum kullanmak
  • Tohumlukları iyi muhafaza etmek
  • Bitkiye iyi gelişme şartları hazırlamak
  • Yabancı otlarla mücadele
  • Ekim nöbeti uygulamak
  • Gereğinden fazla bakım işi yapmamak
  • Bitki artıklarını toplamak
  • Hastalanan bitkiyi söküp atmak
  • Ön çimlendirme yapıp, erken dikim yapmak gerekir.

Hasat zamanı, uygun yumru iriliğine ulaşıldığı, kabuğun sertleştiği vakittir. Salgın hastalık durumunda da hasada başlanır. Hemen pazara gönderilecekse, yaralı patatesler ayrılır, kalanlar çuvallanır. Depolanacaksa, temizlenip, ilaçlanır.

Diğer Nişasta Bitkileri

Yer elması ve tatlı patates, az da olsa yetiştirilmektedir.

Yer elması , ayçiçeğinin akrabasıdır. Türkiye’de en çok Ankara’da yetiştirilir.

İnsan gıdası, hayvan yemi ve endüstri hammaddesi olarak kullanılır. Çiçek tablası oluşmadan, biçilerek hayvanlara verilir. Sıraya veya ocaklara dikilir. Bakım işleri patatesteki gibidir. Hasattan sonra sonbahar ve kışın değerlendirilmeyeceklerse, yumrular ilkbahara kadar toprakta bırakılabilir.

Tatlı patates (batat) , yağışı fazla, sıcaklığı yüksek olan yerlere kolay adapte olur. Hatay, Adana, Mersin, Antalya yöreleri müsaittir.

Nişasta ve şeker kaynağıdır. İnsan besini ve hayvan yemi olarak kullanılır. C vitamini başta olmak üzere B ve D vitaminleri içerir, besin değerleri bakımından zengindir.

Yumrularla ya da fidelerle yetiştirilir. İlkbaharda toprak sıcaklığı 22-25 °C ulaşınca, iki şekilde ekilir. Sıraya dikimde, 90-100 cm aralıkla açılmış çizilere 35-40 cm sıra üzeri mesafe ve 4-6 cm derinlik verilir. Ocağa  dikimde, 90×30, 70×70 aralıklarla işaretlenmiş ocaklara 4-6 cm derinlikte dikilir.

Yumrular temizlenerek toplanır, büyüklüklerine göre sınıflandırılır. Yumrular bekletilerek nemin uçması ve sertleşmesi sağlanır. Sapları kesilir, pazara sevk edilirler.

Şeker Pancarı

Türkiye’de ekonomik biçimde tarımı yapılmaktadır. Çok yüksek yerler hariç, tüm bölgeler elverişlidir. Sınırlayıcı faktör kuraklıktır. Sulama ile bu engel aşılmaktadır.

Şeker pancarı yetiştirmenin amacı, verimi yüksek tutmak ve beyaz şeker verimini ve randımanını yüksek tutmaktır. Pancarın birçok yan ürünü ve tarım kültürü bakımından yararları vardır.

Şeker pancarı iki yıllık bir bitkidir. İlk yıl tohuma kalkması istenmez. Yem bitkisi veya şeker elde etmek için yararlanma en fazla karbonhidrat içerdiği birinci yılın sonudur.

İlk şeker fabrikası Uşak’ta kurulmuştur. Şeker sanayii gelişmesine devam ederek yaygınlaşmış, şeker pancarı üretimi artmıştır. Bugün 6’sı özel, 25’i kamu olmak üzere 31 fabrika açılmıştır.

Dünyada şeker kamışı verimi pancarın iki katı, yetiştirildiği alan da dört katıdır, sonuç olarak dünyada şeker kamışı üretimi pancarın yaklaşık sekiz katıdır.

Türkiye pancardan şeker üreten ülkelerin başında gelmektedir.

Faydalanma ve kullanım alanı ; her yaştan insan için enerji kaynağıdır, alımı ve sindirimi kolaydır. Şeker dendiği zaman, sakkarozdan bahsedilmektedir. Sakkaroz, früktoz ve glukoz moleküllerinden meydana gelmiş bir disakkarittir.

Şeker bakteriostatiktir, yani bakterilerin gelişemediği bir ortamdır. Bundan faydalanarak, gıda maddeleri daha uzun süre muhafaza edilebilir.

Hayvan yemi olarak da pancarlar değerlidir. Ahır hayvancılığında, kaba ve sulu yem olarak çok faydalıdır. Fabrikadan çıkan posaları da yem olarak kullanılır.

Tarımı, yüksek kültür ister. Verimin ve kalitenin yüksek olması için sağlıklı tohum kullanmak, tarla hazırlığını, gübrelemeyi, sulamayı iyi yapmak gerekir. Türkşeker ve Pankobirlik teşkilatları çiftçilere eğitimler vermektedir.

Bitkisel özellikleri ; 13-17 türü bulunmaktadır. Beta cinsi ıspanakgiller familyasına mensuptur. İki yıllık bitkidir, ilk yıl şeker için, ikinci yıl tohum elde etmek için yetiştirilir. İlk yıl kökgövdesi ve yapraklardan ibarettir. İkinci yıl kökgövdesinden büyüyen bir sap meydana gelir. Çiçek açarak meyve ve tohum verir.

Kökgövdesi ; şişkin ve koniktir. Baş, boyun, gövde, kuyruk olarak incelenir. Başına epikotil denir, yaprakların oturduğu yere kadar olan kısımdır. Toprak seviyesindedir.

Şeker oranı azdır. Zararlı azot bulunur, teknolojik değeri düşük, yem değeri yüksektir.

Boyuna, hipokotil denir. Dış yaprakların oturma yeri ile üstteki yan köklerin arasındadır. Burada kök meydana gelmez.

Boyundan kuyruk kısmına kadar olan bölge, gövdedir. Şeker üretilen kısımdır. Ağırlığın büyük kısmını oluşturur. Gövdenin iki yanında oyuklar vardır. Oyuklarda ve gövdede yan kökler oluşur. Oyuklar içinde saçak kökler bulunur. Gövde oyukların son bulduğu yere kadar devam eder.

Gövdeden sonra gelen kısım kuyruktur. Üzerinde bol sayıda kıl kökler bulunur. Şeker oranı azdır ve zararlı azot birikir. Hasatta, çoğunlukla koparak toprak içinde kalırlar.

Meyve ve tohum ; çiçekler döllendikten sonra meyve oluşur. Tohum topaklarına glomerul denir. Çok rüşeymli pancarlardan poligerm (tohumda birden fazla embriyo), tek rüşeymli pancarlardan monogerm (tohumda tek embriyo) tohum elde edilir. Tohumlar sert kabukludur. Çimlenme gücü %85, su oranı %15’tir.

Makinalı tarımda monogerm tohum kullanılır. Her tohumdan bir filiz çıkar, poligermde ise 3-5 filiz çıkar. Seyreltme işi zorlaşır. Poligerm tohumlar dekara daha çok atılır. Poligerm tohumların fabrikasyonla fiziki parçalanmasına teknik monogerm denir. Islah çalışmaları ile oluşturulan tohumlara genetik monogerm denir, Türkiye’de ekilen tohumlardır.

Kök ; derine gelişen, kuvvetli kök sistemine sahiptir. Esas kökler kuyruktan sonra gelir, 3m derine inebilir. Pazı hariç, pancar çeşitleri toprak altında besin depo ederler. Pazının toprak üstü organları vardır.

Sap ve dallar ; ikinci yılda tohumluk pancarda toprak üstünde sap ve dallar ile çiçek ve tohum bulunur. İkinci gelişme yılında haziran, temmuz aylarında baş kısmındaki sürgünlerden sap, sap üzerinde dallar oluşur. İlk zamanlarda yaprak yoğunluğu fazla, çiçek açma, meyve ve tohum bağlama devrelerinde, dal yoğunluğu fazladır.

Yaprak ; ekilen tohumlar, toprak sıcaklığı 10-15 °C dereceye ulaşınca 14-15 günde filiz verir. Çimlenme  sırasında çenek yapraklar oluşur. Bunlar kuruduktan sonra esas yapraklar oluşur. Demetin iç kısımlarında genç yapraklar vardır.

Yapraklar ne kadar hızlı gelişirse, verim ve şeker depolaması da o kadar yüksek olur. Yaprakların %80-85 su, %15-20 kuru maddedir.

Çiçek ve tozlanıp döllenme ; ikinci yıl, temmuz ve ağustos aylarında çiçekler oluşur. Çiçeklenme 4-6 hafta devam eder. Çanak ve taç yaprakları birleşerek perigon oluşturur. Beş erkek, bir dişi organ bulunur. Yabancı döllenir, tozlanma rüzgar ve böceklerle olur.

Pancar Tarımının Özellikleri

Fazla ışık ve sıcaklık isteyen uzun gün bitkisidir. Toplam 2500-2900 °C sıcaklık ister. Çimlenme sıcaklığı 4-25 °C arasındadır. Hasat zamanı -7 °C’ye kadar dayanıklılık gösterir.

Toplam yağış miktarı 600-700 mm kadardır. Yarısını büyüme evresinde, yarısını da kış yağışları olarak almak ister. Yaprak büyük olduğu için dolu zararı büyük olur. Hava nemi %60-70 dolayında olmalıdır.

Toprağın havalanma kabiliyeti yüksek olmalı, hafif alkali yapıda (pH=7,2) olmalıdır. Hafif yapılı toprakları sever. Çakıllı, taşlı topraklarda çatallanır.

Üçlü, dörtlü münavebe uygulanıyorsa, 5-6 yılsa aynı yere pancar getirilmesi uygundur. En iyi ön bitkiler, derine giden kök sistemine sahip olan  yonca ve baklagillerdir. Örnek ekim nöbetleri; patates + pancar + buğday + nadas, pancar + arpa + baklagil + patates olarak verilebilir.

Gövde ve kökün iyi gelişebilmesi için toprak derin sürülmelidir.

Pancarın çatallanması (iki kuyruk oluşturma durumu), toprak işlemeyle alakalıdır.

Pancardan sonraki bitkiye, 3-4 ton/da çiftlik gübresi vermek uygundur. Dekara 6-14 kg saf azotun üçte ikisi ilkbaharda toprak işlemesiyle, üçte biri baş gübresi olarak verilmelidir. Dekara 2-13 kg saf fosfor, 0-10 kg saf potas vermek uygun olmaktadır. Analizde gerek görülürse, demir, magnezyum, çinko, bor gibi elementler de verilmelidir.

En verimli tohum çeşidi hibritlerdir.

İlkbaharda mart sonu, yüksek yerlerde nisan sonu ekilir. Erken ekim, geç hasatta verim yüksek olur.

Ekimi makinalarla yapılır. Sıra arası 40-45 cm, sıra üzeri 20-25 cm olmalıdır. Tohum 4-6 cm derinliğe ekilmelidir. Monogerm tohum dekara 250-400 gr yeterlidir.

5-6 yaprak oluşunca birinci, 8-10 yaprak olunca ikinci çapa yapılmalıdır. Ortalama 3-4, kurak yerlerde 6 kere sulanır. Fazla su çürümeye ve mantar hastalığına sebep olur.

Hastalık sebepleri virüsler (kök sakallanması), bakteri ve mantarlardır (yaprak lekesi, mildiyö, külleme). Zararlıları arasında en sık rastlanılanı nematodlardır. Parazit bir bitki olan küsküt de çok fazla zarar verir. Hasat vakti, yapraklar sararmaya  başlar.

Başlar kesilmiş, çamur temizlenmiş ise %5, özen gösterilmemişse daha fazla fire düşülür.

Diğer Şeker Bitkileri

Şeker kamışı tropik ve subtropik bölgelerde yetişir. Dünyada üretilen şekerin %76’sını karşılar.

Çok yıllık, kültürü yapılan tek türü olan, sıcaklığın 0 °C altına düşmediği bölgelerde yetişen bir buğdaygildir. Kök, sap, yaprak ve çiçekten oluşur.

Şeker oranı şeker pancarından daha azdır. Fakat vejetasyon döneminde 2-3 defa hasat edilmekte, verimi 815 ton/da arasında değişmektedir. Şeker pancarında bir kez hasat olmakta, 4 ton/da verim alınmaktadır.

Soğuk ve ağır toprakları sevmez.

Hasattan sonra toprak altında kalan kısım, yeterli nem ve sıcaklıkta yeni sürgün ve kök sürer. Bu sürgünlerden oluşan kamışa ratoon denir. Kök sistemi hazır olduğu için, daha çabuk ürüne yatarlar.

Kombine dikim makinalarıyla kanal açılır, gübre verilir, çelikler dikilir. Sıralar arasındaki toprak diskaro gibi aletlerde işlenerek gevşetilir. Toprak tavlı olmalıdır.

Hasat elle yapılıyorsa, demet halinde toplanır. Başları kesilir, temizlenir. Kombine makineler kamışı keser, demet yapar, başlarını kesip, yükleme yapar

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.